Uri Shaked: Cimatron özellikle kalıp üzerine yoğunlaşmış bir yazılımdır, bizim de global bir şirket olmamız bize büyük bir avantaj sağlıyor. Tüm dünyada belli istekler doğrultusunda programla ilgili gerekli materyalleri topluyoruz ve bu materyalleri birleştiriyoruz, birleştirdiklerimizi de sizin gibi diğer ülkelere satıyoruz. Yaptığımız işin kalıp üzerine yoğunlaştığını düşünürsek müşterilerimizin %95i kalıpçılar bundan dolayı yaptığımız işin %95’ini geliştirirken kalıpçılar üzerine yoğunlaşıyoruz. Her sene yaptığımız iş geliştirmelerinde de kalıpta daha iyi ne yapabiliriz diye düşünüyoruz. 

 

Cimatron’a 20 sene evvel girdim. Daha önce başka bir yerde çalışıyordum ve Cimatron kullanıcısıydım. 20 sene önce Cadcam’de yalnızca işini görmek amacı vardı. 20 sene önce Cimatron’la birlikte 5 eksen bir makine kullanıyordum ve şu an Türkiye’ye baktığımızda teknoloji olarak 5 eksene daha yeni gelindiğini görüyoruz. Cimatron ile 5 ekseni bir arada kullandığım zamanlarda tek amaç vardı oda işi yapabilmekti. Fakat şu anda durum farklı eğer ki firma rekabetçi değil ise firmanın çok fazla ömrünün olmadığını düşünüyoruz. Eğer rekabetçi bir firmaysanız elinizde çok fazla imkan var demektir, eğer rekabetçi bir firma değilseniz elinizde hiçbir şey yok demektir. 2 sene önce yaşadığımız krizde de yalnızca rekabetçi firmaların ayakta kalabildiğini gördük. Benim işim iş geliştirme ama ben iş geliştirme derken müşterinin işini geliştirmekten bahsediyorum. Müşterinin bir işini daha iyi nasıl yapabiliriz diye düşünüyoruz. Genellikle insanlar babalarından ve daha büyük babalarından bir bilgi birikimi alıyorlar. Ama şu anda farklı bir gelecekteyiz ve eski bilgilerimiz ne yazık ki o kadar işlevsel değil çünkü teknoloji çok hızlı gelişiyor. Biz bu teknoloji ile ürünü geliştirirken müşteriye de yardımcı oluyoruz. Ben ülkeleri geziyorum ve ülkelerdeki firmaları ziyaret ediyorum ve bu firmaların işlerini daha verimli yapabilmeleri için ne yapmaları gerektiğini söylüyorum.  

 

Ürün satış sonrasında kullanıcılarınıza eğitim ve destek konusunda nasıl yardımlarda bulunuyorsunuz?

Kamer Geyisi: Satış sonrasında bize gelen firmalar ki bu firmalar program almak için karar verememiş olan firmalar olabilir,  arayış içinde olan firmalar olabilir ve satın almış olan firmalarda olabilir. Biz bütün firmalara teknik destek ekibimizle birlikte doğru bir şekilde teknik destek veriyoruz. Bu peki işlemi nasıl yapıyoruz; öncelikle temel eğitim verdikten sonra mutlaka müşteriyi yerinde ziyaret ediyoruz ki anlattıklarımız bilgisayar üzerinde kalmasın ve bu bilgileri pratiğe dökebilsinler. Bu yerinde ziyaretlerimizi de sık sık tekrarlıyoruz özellikle yeni sattığımız müşterilerin alışma evresinde. Daha sonra müşterilerimizi tekrar teorik bir eğitime alıyoruz bu eğitim daha profesyonel oluyor ve böylece müşterinin daha efektif olarak çalışmasını sağlıyoruz. 

 

Uri Shaked: Biz firmalara yalnızca yazılımı öğretmiyoruz yazılımla beraber teknolojiyi de öğretiyoruz.  Yani yaptıkları işi daha hızlı, daha verimli veya daha az maliyetle nasıl yapabileceklerini öğretiyoruz. Tekyaz firmasının burada yaptığı iş teknoloji ile birlikte “bir plastik enjeksiyon kalıbını daha hızlı veya daha verimli nasıl üretebilirler” şeklindeki düşüncelere cevap vermektir. Bir sac progresif kalıbıyla işlerini 3 ayda yapıyorlarsa 2 aya nasıl düşürebilirler veya 5 eksen işinde daha verimli kesimi nasıl sağlarlar gibi şeyleri öğretiyoruz. Zaten müşterinin yanına gittiğimiz zaman da yaptığımız şey yazılımı öğretmenin çok ötesinde bir iş.

 

Türkiye için ne gibi planlarınız var?

Uri Shaked: Türkiye’ye biz üç yönden bakıyoruz bu yönlerden ilki Çin çünkü bizim Çin de bir merkez ofisimiz var. Türkiye’ye birde Alman bakış açısıyla bakıyoruz. Çünkü orda da bir merkez ofisimiz var Almanya’dan baktığımız zaman Almanların kalitesi gerçekten çok yüksek fakat onlar hiç bir şeyden ödün vermek istemiyorlar. Aynı zamanda Türkiye’den de Türkiye’ye bakıyoruz. Geçen seneden bu yana Türkiye’de yaptığım firma ziyaretlerinde gördüğüm şey şuydu bütün firmalar büyümek istiyor ve işlerini daha iyi yapmak istiyorlar.  Türkiye için şu anda bir risk var şu anda Türkiye’den mal alırken müşteriler ki bunlar yurt içinden veya yurt dışından olsun hiçbiri kaliteden ödün vermek istemiyor. Eğer bir Audi araba için kapı kolu yapıyorsanız bu kapı kolunun mükemmel kalitede olması Audi için şarttır. Fakat bu Audi’nin kapı kolunun Türkiye’de üretilmesi veya Almanya’da üretilmesi Audi için çok fark etmez. Audi onu en kaliteli olarak nereden aldığına bakar. Bu kapı kolunun güzel olmasının tek yolu da kalıbının güzel olması demektir çünkü bu kapı kolundan aynı kalitede belki bir milyon adet basılacaktır ve önemli olan kalıbının güzel olmasıdır. Ama şu anda Türkiye’de bütün firmalar bu kaliteye ulaşmış değil. Bir Avrupa veya Almanya’nın kalitesine Türkiye’deki firmalar ulaşamamış durumda. Diğer bir büyük avantajda Türkiye pazarında Avrupa’ya çok yakın, böylece teslim süreleri Türkiye’de bir avantaj olarak öne çıkıyor.

 

Burada dikkat edilmesi gereken konu şu eğer Çin bir kalıbı 2 haftada üretip 1 haftada yolluyorsa eğer ki Türkiye’nin yakın olmasına rağmen üretim süresi 4 hafta olursa o zaman müşteriler yine Çin’den ürün almaya devam edecekler. Bir ana firma sizden çok fazla değişikte isteyebilir proje sırasında, siz çalışma yaparken bir proje çok değişebilir. Mesela Türkiye’de çoğu firma ‘after market’ dediğimiz ana üreticiye değil ana üreticinin sattıktan sonraki ikinci el pazarına çalışıyor. Türkiye’deki ikinci el pazarına çalışan firmalarda proje sırasında hiçbir değişiklik yapılmıyor. Çünkü yapılmış bir aracın ikinci elinin bir parçasını yapıyorsunuz. Ama ana firma ile çalışıyorsanız BMW Renault, ... gibi, bu durumda iş geliştirmeye çok yakın olmalısınız demektir şirket olarak. Bu gün bir kalıp üretimi yapıyorsanız bu demektir ki BMW 2013 için bir kalıp üretimi yapıyorsunuz demektir. Çünkü o parçayı ana firmalar sizden 2 sene sonraki gelecek için istiyorlar. Araçlar tamamlanmadan araç firmalar bu değişikliği istiyorlar. Bu nedenle de siz projeyi üretim sırasında minimum 6 tane değişikliği alıyorsunuz. Türkiye’yi özetlersem Türkiye’nin şu anda geldiği durum çok güzel ve ben inanıyorum ki çok daha güçlenip daha iyi olacak fakat önünde 4 tane önemli konu var aşması gereken. Bunlardan biri hızlı teslim süresi, yüksek kalite, değişikliklere anında adapte olabilme ve bunların hepsini yaparken aynı zamanda maliyetleri düşürebilme. Biz dünyadaki tüm deneyimlerimizle bunu sizin nasıl yapabileceğinizi biliyoruz. 

 

Düzenlediğiniz 5 Eksen işleme ile ilgili yaptığınız workshopların geri dönüşümlerinden memnun kalıyor musunuz?

Uri Shaked: 25 sene öncede ben bu tarz 5 eksen parçaları İsrail’de işliyordum. Benim için Iscar’ın olması değişik bir deneyim oldu. Iscar’la yaptığımız toplantı 3 saatlik kısa bir toplantıydı fakat güzel bir toplantıydı. 5 eksen kesimleri gösterdik ve şu anda dünyada nelerin revaçta olduğunu göstermeye çalıştık. Ve biz bu çalışmayı hem makine sağlayıcı arkadaşlarımıza hem takım sağlayıcı hem de bizim katkımızla yani yazılımla yaptık. Bu 3’nün mükemmel olması koşullarında 5 eksen çok daha başarılı oldu. Herkes 5 eksen teknolojisine geçmek ister ama makine pahallı eğer 5 eksenin avantajını alamasanız o zaman 5 eksen daha da pahallı bir yatırım olur. 25 sene önce benim yaptığım gibi kendi kendinize öğrenebilirsiniz ki bu benim 4 senemi aldı bugün bunun için böyle bir zamanı kimsenin yok. Makine geldikten hemen bir sonraki gün işe başlamak isteyeceksiniz. Biz sizi çok verimli hale getirebileceğimizi göstermeye çalıştık ve bu makine ile bu takımla bu yazılımla mükemmel sonuç alabilirsiniz mesajını verdik böylelikle müşteride gördüğü zaman kendini daha güvende hissederek bu yatırımı yapabileceğine ikna oldu. Yüksek kalitede ve daha hızlı yapabiliyorsunuz 5 eksende yaptığınız işleri. Daha karmaşık işlerde yapabiliyorsunuz. Hala 3 eksende kalıyorsanız 5 eksene geçmek korkutabilir. Ama ben Türkiye’deki tüm firmaların rekabetçi olmasını istiyorum agresif bir şekilde rekabetçi olmaları gerek. Katılan tüm firmalar gördü ki 3 eksende yapacakları işleri 5 eksende daha hızlı yapabileceklerini gördüler. Bir önceki soruya geri dönersek teknik desteksiz bu işin yapılması neredeyse imkansız.

 

CimartonE 10’un Türkiye’de ki tanıtımı için ne gibi planlarınız var?

Uri Shaked: Cimatron ‘un son versiyonunu eğer bir marka ile benzetmek istersem kesinlikle bir alt kademe araç olarak görülemez,  Cimatron kalıp sektörünün Mercedeci ya da BMW’si şu anda CimatronE 9 kullananlar için Cimatron 10’da gelen yenilikler çok çok büyük. Böylelikle Cimatron 10 bizi bir sonraki aşamaya götürüyor. Böylece firmaların daha rekabetçi olmasını sağlayacağız. CNC işleme çok daha verimli olduğunu şimdiden söyleyebilirim kalıp tasarımında oldukça fazla değişiklik var. Progresif kalıp tasarımında zaten Türkiye’de bizde çok güçlüyüz. Progresifte de çok fazla değişiklikler var. Her sene bir yenilikler kitabı çıkarıyoruz adı versiyon 9’daki yeniliklerdir. Şu Türkiye’deki çoğu müşterimize 9’a geçmiş durumda ve ben onların yine E 10’a geçeceklerini düşünüyorum. Eylüldeki bir lansman yapacağız Cimatron lansmanı yalnızca mevcut müşterilere yönelik bir lansman değil Cimatron kullanamayan firmaları da hedefleyen bir lansman olacak. 

 

Gonca Tavukçu: CimatronE 10 lansmanımız 17 Eylül 2011’de Shereon Maslak Otelde yapılacak. Her sene düzenli olarak yaptığımız bu seminere katılımcı sayısının fazla olmasını bekliyoruz. Geçen sene 300’e yakın katılımcı oldu ve geri dönüşü anlamında da güzel dönüşler aldık. Bu senede daha fazla katılımcı olacağını düşünerek CimatronE 10’un yeniliklerini anlatacağımız aynı zamanda da sektörden de farklı firmaların yer aldığı bir seminer olacak sadece yenilikler değil aynı zamanda sektördeki bütün gelişmeleri takip edecekleri, sadece yazılım olarak değil donanım olarakta çeşitli firmaların yer aldığı ve sektörle ilgili gelişmeleri takip edebilecekleri bir seminer olacak. Dolayısı ile sadece Cimatron kullanıcıları değil aynı zamanda Cimatron meraklıları ve Cimatron programı ile ilgilenen sektördeki gelişmeleri takip eden kişileri de bu seminerimize çağırıyoruz. Çok özel ve şimdilik ismini sürpriz olarak sakladığımız bir konuk konuşmacımız olacak. Özellikle otomotiv yan sanayi kuruluşlarının ilgisini çok çekecek bu kişi ve özellikle tanışmak isteyecekler ve bu seminer aracılığı ile bütün sektördeki herkesi birbiri ile tanıştırma kaynaştırma gibi bir misyonumuz da var. Tabi her sene olduğu gibi katılımcılara hediyelerimiz olacak, sürpriz çekilişler olacak minik oyunlarla bütün gün farklı zamanlarda çekilişlerle vereceğimiz ve müşterilerimizin hoşuna gidecek kullanışlı hediyeler olacak. 

 

Seminerde katkısı bulunan sponsorlarımıza baktığımızda, Iscar ana sponsorumuz, Dell, Çelik Metal, Etkin Proje, Çelik Metal ki 2. sene yine sponsorumuz ve bu sene tekrar girmek istedi. Bizde büyük bir hevesle kendileri ile birliğimizi devam ettiriyoruz. Hatta bu iş birliği ile birlikte herkesin takip ettiği Cadcam Dizayn dergisinde bir söyleşide yapmayı istiyoruz. 

 

Uri shaked: Eğer kullanıcılar için söyleyeceğimiz şey yaptıkları işi daha hızlı nasıl yapacaklarını öğrenecekler eğer patronlar yani firma sahipleri katılacaksa onlara da işlerini daha verimli olarak nasıl yapacaklarını görecekler. Çok fazla teknik bir seminer olmayacak işi daha iyi bir noktaya nasıl getirebileceğimizi müşterilere anlatıyor olacağız. Müdürlerinde orada görmek bizi çok mutlu edecek.